Basın Açıklamaları
DİSK, KESK, TMMOB ve TTB TBMM’de görüşülmekte olan 2022 Bütçe yasa teklifi üzerine 9 Kasım 2021 tarihinde yaptıkları ortak açıklamayla yetkililere seslendi: "Geçinemiyoruz, Halktan Ve Emekten Yana Bütçe İçin Omuz Omuza!".
DİSK, KESK, TMMOB ve TTB 2022 Bütçesine ilişkin taleplerini 14 Kasım 2021 tarihinde Anıtparkta gerçekleştirecekleri etkinliklerle kamuoyu ile de paylaşacaklar. 14 Kasım Pazar saat 14.00'de buluşmak üzere...
GEÇİNEMİYORUZ, HALKTAN VE EMEKTEN YANA BÜTÇE İÇİN OMUZ OMUZA!
Ülkeyi yönetenler büyüme rekorlarından, şahlanan Türkiye’den bahsediyor.
Bir avuç sermayedar için, yandaş şirketler için dedikleri doğru olabilir. Ama emekçiler için halk için işsizlik büyüyor, pahalılık artıyor, borçlar kabarıyor, faturalar şahlanıyor…
“Ey millet! İyi biliniz ki,Türkiye Cumhuriyeti, şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz."(30.8.1925) |
Bilgisayar Mühendisleri Odası, Çevre Mühendisleri Odası, Elektrik Mühendisleri Odası, Fizik Mühendisleri Odası, Gemi Makinaları İşletme Mühendisleri Odası, Gemi Mühendisleri Odası, Gıda Mühendisleri Odası, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, İçmimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Jeofizik Mühendisleri Odası, Jeoloji Mühendisleri Odası, Kimya Mühendisleri Odası, Maden Mühendisleri Odası, Makina Mühendisleri Odası, Metalurji ve Malzeme Mühendisleri Odası, Meteoroloji Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası, Peyzaj Mimarları Odası, Şehir Plancıları Odası, Tekstil Mühendisleri Odası ve Ziraat Mühendisleri Odası 26 Ekim 2021 tarihinde ortak bir açıklama ile enerji zamlarına değindiler.
ARDARDA GELEN ENERJİ ZAMLARI YURTTAŞLARI BEZDİRDİ…
ARTIK TAHAMMÜLÜMÜZ KALMADI!
Son aylarda; elektriğe, doğalgaza ve en son da akaryakıt ürünlerine art arda zamlar yapıldı. Kışa gireceğimiz önümüzdeki günlerde, bu zamları yeni elektrik ve doğalgaz zamlarının takip edeceği kesin. Ülkemiz uzun yıllardan bu yana kamusal planlama temelli, yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı, ekolojiye duyarlı, toplum yararını gözeten doğru ve bağımsız bir enerji politikası uygulanmamasının ağır sonuçlarını yaşıyor. Fosil yakıtlarda büyük orandaki dışa bağımlılık, enerji politika ve uygulamalarındaki tutarsızlık ve yanlışlıklar, spekülatörler ve fosil yakıt şirketlerin körüklediği dünya ölçeğindeki fiyat artışlarına ekleniyor ve tüm bunlar, zamlara gerekçe olarak sunuluyor.
Ülkemizin en karanlık dönemlerinden birisi olan 12 Eylül 1980 Darbesi'nin 41. yılında, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz tarafından basın açıklaması yapıldı.
12 EYLÜL KARANLIĞI TEK ADAM REJİMİYLE HÜKMÜNÜ SÜRDÜRÜYOR!
Ülke tarihimizin en karanlık dönemlerinden biri olan ve toplumsal-siyasal yaşantımızda büyük bir yıkıma neden olan 12 Eylül Darbesi’nin 41. yılındayız. Parlamenter demokrasiyi askıya alan, toplumsal muhalefeti şiddetle bastıran, en temel demokratik hak ve özgürlükleri ortadan kaldıran, ülkemizin üzerine bir karabasan gibi çöken 12 Eylül Darbesi’ni ve darbecileri bir kez daha kınıyoruz.
Ekonomik kriz, artan işsizlik, pahalılık ve yoksulluk, pandemi bahanesiyle yasaklanan demokratik haklar zaten ülkeyi yangın yerine çevirmişken; ülkenin dört bir yanında birden başla(tılan)yan yangınlar hepimizi derinden etkiledi.
Salgın başladığında öğrenmiştik Hıfzıssıhha’nın yıllar önce yok edildiğini. Aşı olabilmek için global sömürücülerin insafına terk edilince fark ettik kendi aşısını, kendi ilacını yapabiliyor olmanın önemini.
Ülkemizin günlerdir yaşadığı yangın felaketinde ise THK (Türk Hava Kurumu)’nın yok edildiğini öğrendik.
2 Temmuz 1993'te yaşanan ve aralarında aydın, sanatçı ve yazarların da bulunduğu 35 canımızı yitirdiğimiz Sivas Katliamı'nın 28. yılında TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz tarafından basın açıklaması yapıldı.
KİMSENİN DÜŞÜNCELERİ, İNANÇLARI VE YAŞAM TARZLARI NEDENİYLE KATLEDİLMEDİĞİ, ŞİDDETE UĞRAMADIĞI, DIŞLANMADIĞI AYDINLIK BİR ÜLKE İSTİYORUZ!
Bundan 28 yıl önce 2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas’ta gerçekleştirilen ve 35 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan katliam, Türkiye tarihinin en kanlı kıyımlarından birisi olarak tarihe geçti.
Hemen her toplumsal süreçte değinildiği gibi; kısaca KİT diye anılan Kamu İktisadi Teşekküllerinin yağmalanması ve özel sektöre peşkeş çekilmesi süreci de 12 Eylül faşist darbesi ile başladı. Devletin “sosyal devlet” niteliğinin toplumsal karşılığı olan KİT’ler 12 Eylül darbesinin iktidara taşıdığı Turgut Özal döneminden başlanarak; önce teknolojik yenilenmelerine izin verilmedi, sonra yandaşları doldurarak kadro şişkinliği yaratıldı. Böylece “zarar” eder hale getirilen KİT’ler, “bakın bunlar devletin sırtında yük” denilerek değerlerinin çok çok altında bedellerle özel sektöre peşkeş çekildi.
17 Haziran 2021 tarihinde HDP İzmir İl Örgütü'nü hedef alan ve HDP çalışanı Deniz Poyraz'ın hayatını kaybetmesine neden olan silahlı saldırıya ilişkin TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz tarafından basın açıklaması yapıldı.
HDP'Yİ HEDEF ALAN SALDIRIYI KINIYORUZ. IRKÇI-FAŞİST SALDIRGANLIĞA KARŞI BİR ARADA KARDEŞÇE YAŞAMI SAVUNACAĞIZ!
HDP İzmir İl Binasını hedef alan silahlı saldırıyı kınıyor, saldırıda hayatını kaybeden Deniz Poyraz'ın yakınlarına ve tüm HDP camiasına başsağlığı diliyoruz.
13 Mayıs 2014 tarihinde aralarında 5 maden mühendisinin de yer aldığı –resmi açıklamaya göre- 301 maden emekçisi göz göre göre ölüme gönderildi.
O gün bugündür Soma için adalet isterken; 7 yıl önce “çizmemi çıkarayım sedye kirlenmesin”, “önce Mahmut’u çıkarın karısı hamile” diyen insanları ve o insanlığa tekme atıp, faciayı “işin fıtratında var” diye açıklamaya çalışanları unutmadık.
Kaybettiğimiz emekçilerimizin acılarını bugün halen yüreğimizde hissediyor ve ölümlerinin 7. yılında onları saygıyla anıyoruz.
Rize'nin İkizdere İlçesi İşkencedere mevkisinde ormanlık alan içinde açılmak istenen taş ocağına karşı TMMOB ve bağlı odalarının başkanları tarafından 12 Mayıs 2021 tarihinde gerçekleştirilen ortak basın açıklaması ile doğa katliamının ve insanlık suçunun durdurulması çağrısı yapıldı.
İKİZDERE’DEKİ DOĞA KATLİAMI DURDURULSUN!
Doğu Karadeniz’in eşsiz vadilerinden biri olan Rize’nin İkizdere İlçesi İşkencedere mevkiinde ormanlık alan katledilerek açılmak istenen taşocağına karşı direnen yöre halkının mücadelesini selamlıyoruz.