Cilt/Volume : 23
122. Sayı

 

MERHABA

Şefik DOĞAN

“Seni diğerlerinden farksız yapmaya bütün gücü ile gece gündüz çalışan bir dünyada kendin olarak kalabilmek, dünyanın en zor savaşını vermek demektir. Bu savaş bir başladı mı, artık hiç bitmez”(*)

Kişilik Bulmacası (**) isimli kitaptan kişiliklerle ilgili üçüncü tipin ne olduğuna bakacağız. Temel olarak yönetici pozisyonuna en uygun tip olarak karşımıza çıkarlar. Çevrenizdeki yöneticilere bakın çoğunun birebir bu kişilik yapısının en nadide örnekleri olduğunu göreceksiniz. Bunlar kimler mi? “Güçlü Klorikler”

Güçlü Kloriklerin, her şeyi bir arada tutan köşe parçaları olduğunu söyleyebiliriz. Popüler optimistler gibi dışa dönüktürler ama onlar gibi çevrelerinde sürekli insan bulunmasına ihtiyaç duymazlar. Genellikle arkadaşları çok azdır. Azdır, çünkü daima çevrelerini yönetmek isterler. Bu yönetme duygusu kişiliklerinin olmazsa olmaz temel özelliklerindedir. Onlar doğal olarak sanki patron olarak yaratılmışlardır. “İnsanlara üretim yapmak için mi yoksa sosyal ilişkiler için mi ihtiyaç duyuyorlar?” bu sorunun cevabı eğer “üretim içinse” büyük bir olasılıkla “güçlü klorik” birisiyle karşı karşıyasınız demektir. Çünkü onların gözünde, insanlar üretimin, sanki makinenin bir dişlisi imiş gibi görünür.

Nerede bir sorun var ve bu sorunu çözmek için kendisinden talep edilmese bile sorunu çözmek için çalışanlar onlardır. Sorunları üstlenmek için fazla düşünmezler. Çözüme ulaşmak onlar için birincil hedeftir. Tıpkı melankolikler gibi işlerin kendi yönetimlerinde olmasını ister. Melankolikler hesap kitap yaparken, klorikler, çoktan kafalarında çözüme ulaşmış ve organizasyonu tamamlamış olurlar. Hiç zaman geçirmeden de gerekli talimatları vermeye başlarlar. Kriz dönemlerinde isabetli tahminleri ile kendilerine ve çevrelerindeki işlere nefes aldırırlar.

Mücadele etmeyi severler. Melankolikler gibi üretim merkezli düşünürler ama problemlere çok çabuk yanıt verdiklerinden sık sık yanlış anlaşılırlar. Bilirler ki; daima haklıdırlar. Bilhassa iş hayatında meydan okumaya daima hazırdırlar. Bilgiyi kullanma ve anında karar verme yeteneklerinden dolayı risk taşıyan kararların altında onların imzası vardır. Örneklerini çok gördüğümüz, bir anda 10-15 bin kişinin işine son verme kararlarını alan büyük şirket yöneticileri bu katagoriye girer. Gerekçeleri de hazırdır, “Geride kalan 30 bin kişiyi korumak.” Merhamet onların gözünde; “dünyanın düzenini bozan, insanları güçsüzleştiren ve felaketlerin başlangıcı olan bir duygudur.” Güçlü kloriklerin geçtiği yerlerde sık sık kan izlerini görmek mümkündür. Onlara göre bu kanlar işlerin iyi gitmesi için verilen kurbanlara aittir ve her zaman kan tazelemek gerekir. Yolunda, iyi giden işlerden sıkılırlar. Çalıştıkları yerde daima meydan okunacak bir problem olması tercihleridir.

Bunun yanı sıra yaptıkları işlerde bir güven merkezidirler. Kendilerine aşırı güvenir ve bu güveni etraflarına yansıtırlar. Ama işler kendi kontrolleri dışında ise bu güven duyguları ve yansıttıkları güven havası anında dağılır. Böyle durumlarda sinsi sinsi o işi yüklenen kişinin başarısız olmasını beklerler, işi üstlenmek için sanki pusuya yatarak beklerler.

Tenneke şirketinin genel müdürü Michheal Walsh tam bir güçlü kloriktir. İşe başlamak için zaman kaybetmez, yalnızca işe girişir ve “Raporları okumaları, benim için onların altlarını çizmeleri ya da bana ne dediklerini anlatmaları için başka insanları çalıştırırım.” diyerek bakış açısını anlatır. (Fortuna, 18 Kasım 91 tarihli sayısı). Mr. Walsh’ın geçtiği yerlerde de bol bol küçük hatalardan dolayı harcanmış personele rastlanır.

Güçlü klorikler riskleri görerek ve ona meydana okuyarak, çabuk-korkusuzca eyleme geçmeye hazırdırlar. Ama bu hareket tarzı bazen “kendine aşırı güvene” dönüşür ki, genellikle haklı oldukları için kendi zayıflıklarında boğulma riski taşırlar. Aşırı güvenden hatalı oldukları durumu ender olarak kabul eder ve yaptıkları hataların deşifre edilmesinden kesinlikle hoşlanmazlar. Hedeflerini ve gidecekleri yönü bir kez belirledikten sonra, hatayı önceden görseler bile, bir milim sapmadan aynı yolda giderler. Bu durumda bile alt kademeden gelen itirazları dinlemezler ve itiraz edenleri ezerler. Eğer amiriniz güçlü klorik ve şu anda tehlikesini gördüğünüz bir iş içinde iseniz sakın ola ki direkt itiraz etmeyin. Amirinizle ilişkileri iyi olan üçüncü bir kişiye olayı anlatın. Gördüğünüz tehlikeyi üçüncü kişinin aktarması kanınızın damarlarınızda kalmasını sağlar.

Güçlü kloriklere tehlikesizce yaklaşmanın yolu onların kişiliklerine uygun davranmaktır. Yaptırmak istediğinizi öyle sunmalısınız ki, sanki çözümü kendilerinin bulduğunu düşünsünler. O zaman hem mutlu olurlar hem de sizin istediğiniz gibi davranırlar. Hatalı davranışların da sakın ola ki özür dilemelerini filan beklemeyin. Çünkü özür dilemek onları en çok rahatsız eden şeydir. Ayrıca kendilerinden başkasının başarılarını da onaylamak veya taktir etmek en son yapacakları şeylerdendir.

Güçlü kloriklerin hiçbir şeyden çekinmediklerini belirtmiştik. Tek ve yegane korktukları şey, bir şeyi yaparken kontrolü elden kaçırmaktır. Hemen paniğe kapılıp kontrolü tekrar sağlamak için kimsenin beklemediği uç çözümlere yönelebilirler. Genelikle çocukluk yıllarından kaynaklanan bir tutku ile kontrole ihtiyaç duyanlar ise merdivende bir basamak aşağıya kaymaktansa ölmeyi tercih edecek, hakimiyetlerini korumak için her türlü yönteme başvuracaklardır.

“Başkalarının ayak basmaya korktuğu yerlere klorikler baskın yaparlar”

Başkalarını kurnazca yönetirler ve yüreklerinde korku salarlar. Korku kontrol altında tutma tutkularının basit bir aracıdır. Çalıştırdıkları insanlar hakkında bilgi toplarlar ve daima Demokles’in kılıcı gibi kullanırlar. Bir klorik yönetici bunu “Kendileri hakkında ne bildiğimden emin olmadıkları zaman gözlerindeki korkuyu görmeye bayılıyorum. Onları korku içinde tutmak sadık kalmalarını sağlamak demektir.” diye açıklamaktadır.

Güçlü klorikler kendilerini her iş kolunda çok değerli kılan eşsiz yeteneklere sahiptirler. Bütün tabloyu görebilirler ve pratik çözümler üretebilirler.

Tamamlanması gereken bir iş olduğu zaman klorikleri çağırın. Az zaman içerisinde herkesden daha başarılı olurlar; özellikle bu hiç kimsenin değil onların ulaşabileceği bir zaferse!!!

Bütün bunları tablo haline getirirsek;

Güçlü Yanları Zayıf Yanları
- Korkusuz eylemcidirler
- Sorunların üstüne giderler
- Kararlıdırlar
- Mücadeleyi severler
- Doğuştan lider özelliklidirler
- Çabuk organize olurlar
- Üretim merkezlidirler
- Kriz zamanı paniklemezler
- Çevresine işinde güven yayar
- Genellikle haklıdırlar
- Arkadaşa ihtiyaç duymazlar
- Dik kafalıdırlar
- Kendilerine aşırı güvenirler
- Gevşeyemezler
- İşkoliktirler
- Tam sadakat beklerler
- Sinirlidirler
- Otoriteyi zorla ele geçirirler
- Duygusuzdurlar
- Kibirlidirler
- Başkalarını kullanırlar
- Özür dileyemezler
- Kontrollerini kaybederlerse herşeyi yapabilirler.

Gelecek sayıda buluşmak dileği ile hoşçakalın, mutluluk bulun.

(*) ee. cummnings

(**) Florence Maria Littauer’den derlenmiştir.  

Adres:
Hatay Sokak No: 10/9
Kızılay 06650 ANKARA

Tel:  

 (312) - 425 41 60
 (312) - 419 38 18

E-Posta:

 Genel Merkez
  İstanbul Şube

Faks:

 (312) - 418 93 43


TÜRKİYE ÜNİVERSİTELERİ
ÜNİVERSİTELERİN METALURJİ, SERAMİK VE MALZEME BÖLÜMLERİ
Web Tasarım